YASEMİN’İN KÜÇÜK DOSTLARI
Küçük bir kasaba da Yasemin adında küçük bir kız yaşarmış. Adını bir çiçekten alan Yasemin çiçekleri de çok severmiş. Hatta onları en yakın dostları olarak görürmüş. Ama o gün Yasemin çok üzgünmüş. Çünkü canı gibi sevdiği çiçekleri her geçen gün sararıp soluyormuş.
Annesi Yasemin’in saçlarını okşamış.
—-Üzülme kızım. Çiçeklerin yorgun olmalı o nedenle boyunlarını bükmüşler.
Yasemin
—-Yorgun mu dedin anne? Yasemin şaşırmış.
—Çiçekler neden yorulur? Diye sormuş.
Annesi gülerek
—-Sen dün gece uyurken onlar partiye gitmişler o yüzden yorulup boynunu bükmüşler.
Küçük Yasemin merakla:
—Partiye mi gitmişler ? Diye sormuş.
—Fakat çiçekler dans etmez ki.
Annesi:
—-Yanılıyorsun Yasemin çiçekler çok güzel dans ederler diyerek gülmüş.
Yasemin:
— Peki çiçekler nerede dans ederler anneciğim?
Annesi:
—Çoğu zaman şu bahçedeki eski şatoda, zaman zamanda bulundukları her yerde. Şunu unutma ki çiçekler dans etmeyi çok severler. Annesinin anlattıkları Yasemin’in çok hoşuna gitmiş. Çiçeklerin dansını bir an önce görmek istiyormuş. Hemen çiçeklerin yanına gidip, çiçeklerin suyunu vermiş ve yatağına gidip uyumuş.
Küçük Yasemin gece yarısı birden uyanmış. Bir de ne görsün bahçedeki eski şatonun ışıkları yanıyormuş. Yasemin bu duruma çok şaşırmış . Sessizce evden çıkıp şatonun yanına gitmiş.Şatonun camından bakınca çiçeklerin dans ettiklerini görmüş. Yasemin de onlara katılıp gece boyunca sabaha kadar dans etmiş ve sabah olunca okula geç kalmış öğretmeni neden geç kaldığını sorunca küçük Yasemin :
—Öğretmenim sabaha kadar çiçeklerimle dans ettim o yüzden geç kaldım demiş. Sınıf arkadaşları kahkahalarla gülmüş. Yasemin bu duruma çok üzülmüş.
—Size göstereceğim bana inanacaksınız demiş .Yasemin o gece yine hava karardıktan sonra şatoya inmiş bu sefer boynunda fotoğraf makinesi de varmış çünkü amacı fotoğraf çekip ertesi gün arkadaşlarına göstermekmiş ama Yasemin içeri girer girmez bütün çiçekler olduğu yerde kalmış hiç hareket etmiyorlarmış. Yasemin :
—Neden dans etmiyorsunuz ? Diye sormuş . Çiçeklerden en yaşlısı olan Zambak Hanım şöyle cevap vermiş
—Bizim sırrımızı bir başkasıyla paylaşmak İstiyorsun ama şunu unutma ki iyi dostlar sırlarını hiçbir zaman paylaşmazlar eğer sen bizim sırrımızı paylaşırsan biz de bir daha seninle dostluk yapmayız şimdi senden rica ediyoruz o fotoğraf makinesini bırak ve aramıza katıl .
Yasemin bu sözlerden sonra yaptığından çok utandı ve fotoğraf makinesini bırakıp onların arasına katıldı. Ertesi gün okula gittiği zaman arkadaşları ;
—Yasemin hani bize kanıt getirecektin? Diye sormuşlar . Yasemin ise onlara ;
—Onlar benim dostlarım ve ben dostlarımın sırlarını sizle paylaşmak zorunda değilim ister inanın ister inanmayım demiş. O sırada birinin ismini söylediğini duymuş. Birden gözlerini açmış ve o sırada anlamış ki meğer bütün bu yaşadıkları bir rüyaymış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.