28 Ocak 2020 Salı

Değerlerimizle ilgili masal görevimiz: METE HAN


METE HAN’IN OK EĞİTİMİ

         Mete,Teoman Han ile Ulu Aykız Hatun'un çocuğu olarak dünyaya geldi.Basit,sıradan ve gösterişsiz bir hayatı vardı Mete'nin.Bir Hun çocuğunun günlük yaşantısında ne varsa günlerini onunla geçirirdi. Ava gider,ok atar,kılıç tutar,at üstünde koşturur ve babasıyla diğer boyları ziyaret ederdi.Hun devletinde her şey töreye bağlıydı.Töre gereği Mete, babasından sonra Hun tahtına oturacaktı.Herkes ona Bahadır Şad olarak  saygı gösteriyordu.Kadim düşmanları Çinlilerin Hun töresini bozmak ve kaleyi  içten karıştırmak için yaptıkları planların ilk adımı Teoman Han'a Çinli bir konçuy gönderdiler. Türk boylarında Çinli bir konçuy sahibi olmak üstünlük olarak görülüyordu. Teoman Han bu üstünlüğü geri çevirmedi.Hun ülkesinde artık iki han hatunu vardı. Ancak yeni gelen Yen-Chih , Ulu Aykız Hatun'un adının bile anılmasından hatta varlığından bile rahatsız oluyordu. Bir erkek çocuğu dünyaya getiren Çinli hatun aldığı görev gereği Hun ülkesini içten parçalamak adına sinsi hareket ediyor.Teoman Han'ı etkilemeye ve esir almaya başlıyordu. Mete'nin varlığına tahammül edemiyordu. Oğlunun Hun tahtına çıkabilmesi için Mete'den kurtulmak istiyordu.Teoman Han'da Çinli hatunun etkisiyle oğlu Mete'ye karşı soğuk ve mesafeli davranmaya başlamıştı. Ancak Çinli hatunun etkisi giderek artıyordu.Teoman Han ne yapacağını bilemiyordu.Türk töresi gereği oğlunu öldürmesi mümkün değildi. Ondan kurtulmak için başka bir çözüm yolu buldu. Sürekli savaş halinde oldukları Yüençilere esir olarak göndermeyi kabul ederek onlarla bir barış yapıldı.Mete'nin esir verilmesi budunda infiale yol açmasına rağmen Teoman Han kararından vazgeçmedi.Mete için yıllar sürecek bir esaret hayatına başladı.Mete türlü kaçış denemeleri yaptı. Ona yardım eden Türk boyları ve beyleri vardı. Ancak her seferinde saklandığı yerden bulundu. Ona yardım edenler gözlerinin önünde öldürüldü.Mete sevdiklerinin zarar görmemesi için bir daha kaçmamak üzere teslim oldu. Çok acılar ,eziyetler çekti.Aç kaldı,susuz kaldı. Çalıştırdı, savaştırıldı. Seni öldürmeyen yara güçlendirir hesabı Mete her acıda daha da güçlendi. Büyüdü,gelişti. Kendisiyle birlikte içinde nefreti de katlanarak büyüdü.Yıllar yılları kovaladı.Teoman Han,Çinli hatunun olma oğlunun tahta oturabilmesi için Mete'den sonsuza kadar kurulmaya karar verdi. Yüençilere saldıracak ve savaş sırasında seçtiği askerler Mete'yi öldürecekti.Böylece budunun itiraz edecek bir dayanağı kalmayacaktı.
                    Bu savaşın aniden niye planlandığını bilen bazı beyler karşı gelmenin   imkansız olduğunu bildikleri için Mete'ye haber ulaştırmanın yolunu aramaya başladılar. Ancak bunu kim yapacaktı?Yakalanırsa kıyını ölüm olacak,bunu göze alacak bir yiğit olmalıydı.Ayrıca budundan çıkıp giderken kimsenin şüphelenmeyeceği biri olmalıydı. Ancak ordugahtan rütbeli biri çıkabilirdi. Sonunda Mete'ye haber ulaştıracak biri bulundu. Çocukluk arkadaşı Yüzbaşı Salık görevi kabul etti. Zaten ordu hazırlık yapıyordu. Onun hazırlığıyla ilgili görev üstlenmişti.Budundan ayrılan Yüzbaşı Salık'tan kimse şüphelenmedi.Salık gizlice Yüençi topraklarına girdi.Mete'nin kaldığı yeri buldu.Ona olup biten her şeyi anlattı.Babasının saldırı sırasında kendisini öldürmek için plan yaptığını anlattı.Mete arkadaşı Salık'ın verdiği bilgiler sayesinde babasının Yüençilere saldırısından önce gerekli önlemleri almaya vakit bulmuştu. Arkadaşı ile plan yaptılar.Salık aynı gece geldiği gibi gizlice geri döndü.Mete kendisi gibi Yüençilere esir düşmüş, kendisine bağlı üç dört arkadaşına durumu anlattı.Teoman Han'ın Yüençilere saldırısından birlikte kurtuldular.Mete'nin kendi çabasıyla büyük bir kahramanlık göstererek esaretten kurtuldu. Bu durum Hun budununda sevinçle karşılandı. Budun Mete'nin Türk devletinin başına geçmesi için dualar ediyordu.Teoman Han,yok etmek istediği Mete'nin kahraman olarak ortaya çıkması üzerine ne yapacağını bilemez haldeydi.İleri gelen beylerinin de baskısıyla Mete'nin emrine on bin kişilik ordu vererek özgürlüğüne kavuşturdu. Mete yanına aldığı Salık,Otuc,Burç, Edil,Çapa, Akpıra,Ergeldi,Gürçey beyleri ile kendisine verilen askerlerin eğitimine başladı. Mete emrindeki bütün erlerin kendisine koşulsuz şartsız bir şekilde itaat etmesini istiyordu. Kısacası "Buyruk demiri keser." sözünü uygulamaya dökmek istiyordu.Mete bunun için ıslık çalan oku icat etti.Emrindeki askerlerden kendisi nereye ok attıysa sorgusuz sualsiz oklarını aynı hedefe atmalarını istiyordu. Eğitimler devam ederken bir gün en sevdiği atına çevirdi okunu. Bazı askerler tereddüt edip ok atmadılar. Mete tereddüt eden askerlerine çevirdi okunu ve hepsi oracıkta kıyına uğradı.Mete'nin bağlılık eğitimi devam ediyordu.Bir eğitim sırasında okunu eşine çevirmiş.Eşi oracıkta can vermişti.Ancak yine tereddüt edenler olmuştu.Tereddüt edenler oracıkta kıyına uğratılmış ve oklanmıştı. Artık o gün geriye kalan erlerin hepsi; Mete'nin okunu nereye veya kime attığına bakılmadan,sorgulamadan, tereddüt etmeden itaat edileceğini ve oraya ok atılacağını anlamışlardı.
Mete Han en sevdiklerini feda ederek ;emrin demiri kesmesini öğretmişti.Mete için her şeyden daha önemli olan budunun ayağa kalkması ve Türk töresinin işlemesini sağlamaktı. Bunun için bir önündeki engeli biliyordu.
                    Devletin Türk töresine göre devam etmesi için en büyük engel babası Teoman Han'dı.Evet Mete, babasına karşı ayaklanacaktı.Bu durumu Ulu Kam ile görüşmüş dolaylı yoldan anlatmaya çalışmıştı ancak Ulu Kam, Mete'nin aklından geçenleri okumuş ona oğul :
" Dirlik için birlik gerek. Kimse töreden üstün değildir. Töre bozulursa il bozulur.Kararını verirken töreye göre ver.Töreye göre vereceğin hiçbir karar yanlış olmayacaktır. Vicdanın rahat olsun.Sen ki gün gelecek bütün Türkleri bir bayrak altında toplayacaksın.Vereceğin karar Türk'ün geleceğine yön verecektir."demişti.Mete, Ulu Kam'la konuştuğu gün yıllardır yapmak istedikleri için onay almıştı. Artık emrindeki askerler için en büyük imtihan yapılacaktı. Teoman Han büyük ısrarlar üzerine sürek avı düzenlemek ve ava katılmak zorunda kaldı. Sürek avı tüm hızıyla başlamıştı.Mete'nin emrindeki askerler onun yanı başında sürek avına başlamışlardı.Avın ortalarına doğru Mete törenin yaşaması ve Türk geleceği adına okunu babası Teoman Han'a çevirdi.Mete'nin attığı ok ıslık atarak hedefine yöneldiği anda peşi sıra binlerce ok aynı hedefe doğru yola çıkmıştı. Mete'nin emir demiri keser eğitiminde son nokta Teoman Han'ın üzerine atılmıştı. Teoman Han sürek avında acuna veda etmişti.Mete'nin yaptığı diğer beyler tarafından da onay almıştı. Bütün budun diz vurup Mete'ye itaat ettiler.Mete artık Han olmuştu. Babasını bir Han'a yakışır şekilde uğurlama hazırlıklarına başlanılması için emir verdikten sonra atını han otağına çevirdi.Sürek avı sona ermek üzereydi.Mete Han,babasının otağına yaklaştı.Otağ kapısının önünde olanları çoktan Çinli çaşıtlardan öğrenen Yen-Chih ve üvey kardeşi duruyordu.Türk otağının Çinli hatundan ve Türk töresinin bozulması pahasına tahta çıkarılmaya çalışılan üvey kardeşinden kurtulma zamanı gelmişti.Mete Han, yıllardır çektiği bütün acıların sebebi olan bu ikiliye tüm hırsıyla okunu çevirdi ve ıslık çalarak ilerleyen oku binlercesi takip etti.Çinli hatun ve oğlu otağın önünde can verdi.
                  
  
                   Mete Han, töre gereği tahta oturdu.Türk budunu rahat bir nefes aldı. Töre yaşamaya,Türk ilindeki dirlik ve birlik sağlanmaya başladı.Mete Han'ın kurduğu düzen sayesinde kısa sürede bütün Türk boylarını tek bayrak altında toplamayı aşardı. Emrindeki askerler ile Türk ordusunun temelini oluşturmuştu.Mete Han'ın attığı temel en büyük değerlerimizden biri olmuştu. O temel fertleri değil devleti ayakta tutmanın önemini bize göstermişti.Türk milleti o günden sonrada türlü badireler ve hainliklerle karşılaşmış her seferinde:"Ya devlet başa ya kuzgun leşe" desturuyla ayakta kalmayı başarmıştır.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.